Kurt Seyit ve Şura Kitap Özeti Nermin Bezmen

Televizyonlarda reyting rekorları kıran Kurt Seyit ve Şura dizisi öykü olarak Nermin Bezmen'in kaleminden 1999 yılında yayınlanmış 520 sayfalık bir roman. Nermin Bezmen 1954 yılında Antalya'da doğdu. Toplamda edebiyat dünyasına 13 roman kazandırmış olan Bezmen'in, 1999 yılında çıkardığı ve televizyon dizisi haline getirilen romanının asıl adı Kurt Seyit ve Shura. Bu romanı takiben 2002 yılında Kurt Seyit ve Murka, son olarak da 2014 yılında çıkardığı Dedem Kurt Seyit ve Ben adlı romanları var. Nermin Bezmen daha önce bir röportajında Kurt Seyit ve Shura dizisinde dedesinin büyük aşkının anlatıldığı söylemiştir. Dizide baş rolleri herkesin bildiği gibi Kıvanç Tatlıtuğ ve Farah Zeynep Abdullah paylaşıyor.

Bugün yazarın Kurt Seyit ve Shura'dan sonra yayınladığı Kurt Seyit ve Murka'nın kitap özetini paylaşacağız.

Kurt Seyit ve Murka Kitap Özeti; 

1924 yılı bahar aylarında Kurt Seyit, Şura'dan ayrılarak Mürivet ile İstanbul'da yeni bir hayata başlar, Beyoğlu'nda bir lokanta işletmeye başlayan Seyit ve karısı İstanbul'un hareketli atmosferine ayak uyduramazlar. Seyit, bir bebek beklemekte, eşinin annesi ise bu sebeple onların evine yerleşmektedir. Kısa süre içerisinde Leman isimli bir kız çocuğu sahibi olan Kurt Seyit, giderek kendini yalnız hissetmeye başlar ve yavaş yavaş evden uzaklaşır. Mürivet ara ara kocasını bulup eve döndürmeye çalışır. Mürivet'in annesi ise evde yaşanan huzursuzluklardan dolayı kızları Necmiye ve Fikriye ile yeni bir eve çıkar. Beyoğlu'nda ki lokantada işler günden güne kötüye gitmekte iken, hatırlı müşterilerden biri olan Yorgo, Caddebostan'da Seyit'e bir gazino açmayı teklif eder ve Seyit'de bunu kabul eder. Yazlık bir mekan olarak açılan gazino, yaz bittiğinde kapatır ve Kurt Seyit ortağı ile anlaşmazlığa düşerek tüm parasını kaybeder.

Daha sonra çeşitli sıkıntılarla boğuşan Kurt Seyit Amerika'ya gitmek ister ancak karısı Mürivet buna da karşı çıkar. Lokantayı devreden Seyit yine beş parasız kalmıştır. Mürivet'in annesinin yakınlarında bir eve taşındıklarında Mürivet'in tekrar hamile olduğu anlaşılır. Ama Mürivet bunu kocasına söylememiş ve bu büyük sorunların yaşanmasına sebep olmuştur. Eşinin hamile olduğunu kendisine söylememiş olması, Seyit'i derinden sarsar ve karısının bu çocuğu derhal aldırmasını ister. Ancak bu isteği gerçekleşmez ve Şükran dünyaya gelir.

Ekonomik sıkıntılar iyiden iyiye artmaya başlamıştır artık. Seyit bir gün Beyoğlu'nda gezerken, eski arkadaşlarından birine rastlar, arkadaşından gelen iş teklifi üzerine Veli Efendi'ye çalışmaya gider. Karısı uzun süre Seyit'den haber alamaz, bir gün bir tanıdık vasıtasıyla yerini öğrenir ve onu ziyaret etmeye başlar. Sonunda Seyit yumuşayarak onları yanına çağırır.

Daha sonra tekrar lokantacılık işlerine giren Seyit'in işleri bu kez iyi gitmiştir. Dönemin ünlü iş adamları ile Altınkum'da bir restoran açarlar. İşleri burada da iyi giden Seyit artık iyiden iyiye para kazanmaktadır. Karısı da yavaş yavaş bu eğlence hayatının içine girmeye başlar. Ancak para huzur getirmemiştir. Kendine içkiye veren Seyit ile karısı arasında türlü sorunlar çıkar. Bir süre sonra sıkıntılar tekrar arttığından Kurt Seyit bu gazinoyu devreder ve eski para harcama dönemlerine geri döner.

Bir süre sonra tabldot yemek işine başlayan Kurt Seyit, çok para kazanamasa da hayatı yolunda gitmektedir. Ancak fabrikada çalışan Mürivet'in parmağının kopmasıyla işler yeniden düzensizleşmeye başlar. Tabldot lokantasında işler kötüye gider. Mürivet iyileşir ve fabrikaya geri döner, ancak Seyit lokantasını yine kapatmak zorunda kalır. Bir tek Mürivet'in kazandığı paraya kalan Kurt Seyit, Zonguldak Kömür madenlerine çalışmaya gider. Burada kazandığı parayla birlikte evine geri döner ve akrabası Yahya ile birlikte Florya'da yiyecek-içecek mekanı açar. Mustafa Kemal'in de bu bölgeye gelmesiyle, işler iyice düzenlidir artık. Seyit hem de kendini eğlence hayatının içinde bulmuştur yeniden.

İşler yine güzel giderken kötü birşey olur ve Kurt Seyit tren istasyonunda kaza geçirerek bir çok kemiğini birden kırar, kızları tifoya yakalanmıştır. Hazır parasını yine eriten Seyit, bir süre sonra Kayseri'den halı getirerek halı satmaya başlar. Halı işinden iyi para kazanmaktadır. Almanya'nın Polonyayı işgal etmesiyle ortalık çok karışık bir hal alır. Bu arada kızları Leman iyice güzelleşmiş ve Sebahattin isimli bir gençle aşk yaşamaya başlamıştı. İşler ciddiye binince evlendiler. Kurt Seyit yine KAyseri'ye gitmiş halı alıp dönüyordu. Tren yolculuğu sırasında çığ düştü ve yolda kaldılar. Seyit kompartımanda üşüyen bir çocuğa paltosu verdi. İyilik yapmış olduğu halde bu onu ileride zor duruma düşürecek hatta hayatına mal olacaktı. Seyit zatüre oldu ve ir daha da iyileşemedi. Leman'ın eşinin geliriyle tedavi olmak zorunda kaldı ve bu onun yaşama sevincini öldürdü. 1945 yılında bu acıya daha fazla dayanamacağını düşündü ve intihar etti.